Japon Viskileri
Nereden başlasam?
Nasıl anlatsam?
Japon viskileri sayıca fazla olmamalarına rağmen gerek tarihsel özellikleri, gerekse yüksek kaliteleri ve aldıkları ödüllerle üstüne uzun uzun yazılmayı/konuşulmayı hak ediyor.
Japon Viskilerine Giriş:
Geçtiğimiz günlerde viski ustası Jim Murray’in “kutsal kitap” niteliğindeki rehber kitabı Whisky Bible’ın 2015 baskısının yayınlanması ve tarihinde ilk defa bir Japon viskisini “whisky of the year” seçmesi ile gözler tekrar Japonya maltlarına çevrildi. Yamazaki Single Malt Sherry Cask 2013 i hala tadabilme fırsatım olmadı ama Yamazaki 12 ve Yamazaki Distiller’s Reserve’i düşününce bu sıfatı fazlasıyla hakettiğine eminim.
Japonya 1920’lerde tek malt viski üretimine başlayan bir ülke. Japon viskilerinin babası sayılan, efsanevi Masataka Taketsuru’nun İskoçya’ta Longmorn ve Hazelburn damıtımevlerindeki eğitimini takiben ülkesine dönüp benzer tekniklerle viski üretimine başlamasını viski tarihinin en önemli kilometre taşlarından biri olarak görüyorum (bu arada Japonya’da viski üretmeye karar veren ve Taketsuru’yu eğitime gönderen ve sonra damıtımevinin başına getiren, Suntory’nin kurucusu olan Shinjiro Torii yi de anmadan geçmek hata olur elbette). Taketsuru İskoçya macerasından sonra ülkesine dönüp Dai Nihon Kaju (sonradan kısaltılarak Nikka adını alacak) Japon imparatorluğunu kuruyor ve bugün hangi marka/damıtımevi olursa olsun müthiş Japon maltları içebiliyorsak ona borçluyuz.
Japon Damıtımevleri ve Viski Karakteristikleri
Japonya’daki damıtımevleri bir elin parmaklarını geçmiyor; ilk akla gelenler Nikka’ya ait Yoichi ve Miyagikyo damıtımevleri ile Suntory’ye ait olan Yamazaki ve Hakushu damıtımevleri. Kirin’e ait olan Karuizawa ile Gotemba ve henüz 5-6 yıllık bir geçmişe sahip olmasına rağmen Chichibu damıtımevi de dikkate değer maltlar üretmekte.
Japonya’da şu anda aktif üretimde olan damıtımevleri (bölgeleri)
Suntory Damıtımevleri
- Yamazaki (Osaka)
- Hakushu (Yamanashi)
Nikka Damıtımevleri
- Miyagikyo (Miyagi)
- Yoichi (Hokkaido adası)
Diğer
- Chichibu (Saltama)
- Fuji Gotemba (Shizuoka)
- Mars Shinshu (Nagano)
- White Oak (Hyogo)
Suntory giderek büyüyen bir firma; geçtiğimiz yıl uluslararası pazarlarda daha fazla yer edinmek için Jim Beam burbonuyla ünlü Beam firmasını satın alarak dünyanın en büyük 3. alkollü içki firması haline gelmesi bunun en iyi kanıtı (Beam Suntory). Nikka da Japonya dışında oldukça ilerlemiş durumda Avrupa distribütörlüğünü Paris’te bulunan La Maison du Whisky’nin yaptığı Nikka başta Fransa olmak üzere tüm Avrupa pazarlarında çok ilgi görüyor.
Taketsuru’nun ustalığını İskoçya’da kazanması ve yer seçiminde İskoç coğrafya ve iklimine benzeyen Yoichi kentini seçmesi nedeniyle Japon viskileri karakter olarak İskoç malt viskilerine benziyor. Japonya’da turba (bitki kömürü) bulunmadığı için isli viskiler üretmek isteyen damıtımevleri turbalanmış maltları İskoçya’dan ithal ediyorlar. Japonya iklim açısından İskoçya’ya benzese de bazı damıtımevlerinde nem oranlarının farklı olması ısı değişimlerinin büyük olması nedeniyle olgunlaşma işlemi daha kısa sürebiliyor ve fıçının tadı viskiye daha çok geçebiliyor (Amerikan viskileri gibi). Japonya’da yetişen özel bir meşe cinsi olan Mizunara’nın (Quercus Mongolica) da kullanımı ile farklı tatlar elde etmek mümkün oluyor. Japonya’da tek maltların yanısıra harmanlanmış malt viskiler de görebiliyoruz. Ancak İskoç harmanlarından en büyük farkı sadece aynı firmaya ait damıtımevlerinden çıkan viskilerin harmanlanıyor olması (bildiğiniz gibi İskoçya harmanlarında ana malt olarak yine o firmaya ait bir damıtımevinin maltı kullanılsa da firmalar arasında fıçı alışverişi mümkün ve rakip damıtımevlerinin viskileri de karışıma girebiliyor; farklı karakterler yaratabilmek için daha fazla kombinasyon imkanı doğuyor) İskoç kuzenlerine benzetmek gerekirse Yoichi’lerin Islay ve Campbeltown karakterine benzediğini söyleyebiliriz. Yamazaki genel olarak daha çiçeksi, meyvemsi notalarıyla Speyside’ı hatırlatan bir karakterde olsa da çok geniş bir tat aralığında üretim yaptığı için malt, meşe, şeri ağırlıklı viskiler de sunan bir marka. Suntory’nin Hibiki serisi de İskoç premium harmanlarını hatırlatan bir karaktere sahip.
Japon viskileri az üretildikleri ve yüksek bir vergi oranına maruz kaldıkları için pek ucuz değiller ve kolay bulunmuyorlar malesef. Dünyada satılan her 20 viski şişesinden 1 tanesi Japon viskisi.
Japon maltları ile ilgili tadım notlarıma göz atmayı unutmayın
Bugüne Nasıl Gelindi?
2000’li yıllara kadar Japon viskileri büyük ölçüde iç pazarda tüketilmiş olsa da son 15 yıl içinde Suntory viskilerinin (özellikle Yamazaki) sayısız ödül almasıyla ve bazı kör tadımlarda İskoç maltlarından daha yüksek puanlar almalarıyla tüm dünyada tanınan viskiler haline geldiler. Suntory firması 1980’lerde oldukça tartışma yaratan Sean Connery’li reklamlarının yanısıra pek çok başka ünlüyü de marka yüzü yaparak Suntory Royal’i uzun yıllar dünyanın en çok satan markası olarak tutmayı da başarmış. 2003 yılında çok beğenilen Lost in Translation filminde Suntory viski reklamı çekmek için Tokyo’ya gelen bir Amerika’lı aktörü canlandıran Bill Murray de Suntory’nin en ünlü yüzlerinden sayılır.
Japonya’da Viski Kültürü
Japonlar viski kültürü açısından oldukça ileri bir ülke. Batıdan farklı olarak viskiyi yemekle de birlikte içilebilen bir içki olarak benimsemiş durumdalar. Estetiğe ve buza olan tutkuları sayesinde el yapımı bir buz küresi ile içmek oldukça doğal. Hatta içine büyük miktarda su da ekleyebiliyorlar. Bu yönteme “Mizuwari” deniyor. Su yerine soda ekleyerek yapılan “Sodawari” ve sıcak su ekledikleri “Oyuwari” de bize ilginç gelen içme biçimleri. Barmenlerin viski servisini bile bir ritüel olarak yapmaları, tek parça kaliteli bir buz küresi elde etmek için özel aletler kullanmaları içkilerine verdikleri saygının bir sonucu.
Sadece Japon viskilerine adanmış kaynaklar arıyorsanız bu siteleri takip etmenizi öneririm:
nonjatta.blogspot.com
http://www.japanese-whisky.com/