Selçuk Tümay Keeper of The Quaich MASTER Ünvanını Alan İlk Türk oldu
Kariyerini İskoç viskilerinin üretimi, pazarlanması ve dağıtımına adayan kişileri biraraya getiren “Keepers of the Quaich” derneği İskoçya’da gerçekleştirdiği toplantıda yeni üyelerini ve MASTER (Üstad) ünvanını almaya hak kazananları açıkladı. Selçuk Tümay Keeper of The Quaich MASTER Ünvanını Alan İlk Türk oldu

Kariyerini İskoç viskilerinin üretimi, pazarlanması ve dağıtımına adayan kişileri biraraya getirmek üzere kurulan “Keepers of the Quaich” (Kadeh Muhafızları) derneği 26 Mart’ta İskoçya’da gerçekleştirdiği toplantıda yeni üyelerini ve MASTER (Üstad) ünvanını almaya hak kazananları açıkladı. Pernod Ricard Türkiye ve MENA CEO’su Selçuk Tümay Keepers of the Quaich MASTER ünvanını alan ilk Türk oldu (İskoçya’nın geleneksel içki kasesi olan Quaich’i önceki bir yazımda ayrıntılı olarak anlatmıştım)
İskoç viski sanayine en az 5 yıl hizmet eden kişilerin üye olmaya hak kazandığı dernekte Master ünvanı alabilmek için de en az 10 yıl üye olmak gerekiyor. Mart ayındaki toplantıda derneğin 22. Grand Master’ı olarak göreve atanan Peter Gordon 2 yıl boyunca bu görevi sürdürecek. Aynı akşam Pernod Ricard Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türkiye CEO’su Selçuk Tümay sektöre yaptığı istisnai katkılardan dolayı Master ünvanına sahip olan 5 kişi arasında yer aldı. Dernekte Türkiye’den halen toplam 9 üye bulunuyor ve Selçuk Tümay bu üyeler arasında Master unvanına sahip olan ilk Türk.
Selçuk Bey beni kırmadı ve yaptığımız röportajda başarısını Meleklerin Payı takipçilerine anlattı:
BA: Şu anda Pernod Ricard’ın Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türkiye CEO’su olarak bölgedeki 12 ülkeyi yönetiyorsunuz, eğitiminizden ve önceki deneyimlerinizden bahseder misiniz?
ST: Ben 1984 yılında Marmara Üniversitesi Ekonomi Bölümünden mezun olduktan sonra finans alanında uzmanlaştım. ABD de önce CPA (Certified Public Accountant) sonra CMA (Certified Management Accountant) sertifikalarını aldım. 10 sene boyunca bankacılık ve sanayi sektöründe üst düzey finans pozisyonlarında yer aldıktan sonra 1997 yılında Diageo’nun Güney Doğu Avrupa bölgesinin finans direktörü oldum ve alkollü içkiler sektörüne adım attım. Diageo’da 4 sene çalıştıktan sonra 2002 yılında yine bir alkollü içkiler şirketi olan Allied Domecq’in Türkiye’de yeni kurulmakta olan şirketinde genel müdür olarak işe başladım.
2005 yılında Pernod Ricard’ın Allied Domecq şirketini satın alması ile beraber dünyanın 2 numaralı alkollü içecek şirketi olan Pernod Ricard’ın genel müdürü olarak görevime devam ettim. 2015 yılında yine aynı şirketin MENAT (Orta Doğu Kuzey Afrika ve Türkiye) bölgesinin genel müdürü oldum.
BA: Uzun yıllardır alkollü içecek sektöründesiniz. Sizce bu sektörü diğer FMCG sektörlerden ayıran en önemli özellikler neler?
4 senesi Diageo, 3 senesi Allied Domecq ve 13 senesi de Pernod Ricard’da olmak üzere toplam 20 senedir sektördeyim. Sanırım bir profesyonel olarak Türkiye de bu sektörde en uzun süre çalışan kişilerden biriyim.
Bizim sektörümüzü diğer FMCG şirketlerinden ayıran en önemli özellik aslında markalarımızın o kadar da hızlı hareket eden ürünler olmaması. Biraz da Türkiye’deki vergi ve fiyat yapısından ve markalarımızın imajından dolayı aslında lüks olarak nitelenebilecek bir sektörde çalıştığımı söyleyebilirim. Aslında tüm dünyada tüketicilerin daha az miktarda ama daha kaliteli ürün tüketme eğilimleri var, biz de bu trendi destekliyor ve premium markalarımıza yatırım yapıyoruz.
BA: Viskiye gönül veren ve sektöre büyük hizmetleri olan kişilere verilen Keeper of the Quaich ünvanı çok değerli bir ünvan; Türkiye’de ve dünyada kaç kişi var, siz ne zaman Kadeh Muhafızı oldunuz?
ST: Dünyada bu ünvana sahip 2500 kişi var. Ben 2005 yılında Keeper oldum. Türkiye’de toplam 9 Keeper bulunuyor. 2018’de de master seviyesine yükseldim. Toplam keeper sayısının %10’u, yani yaklaşık 250 tane Master var dünyada.
BA: Keeper of The Quaich ünvanı bile oldukça değerli ve zorken, siz bir adım daha öteye giderek Türkiye’deki ilk Master olmayı başardınız, başarınızın sırrı sizce nedir?
Öncelikle şirketim ve içinde bulunduğum sektör son derece dinamik ve eğlenceli; bu beni motive ediyor ve bana enerji veriyor. İçinde yaşadığımız toplumda olumlu bir etki yaratmak ve “eğlenceli anların yaratıcısı” olmak çok ayrıcalıklı bir misyon, sürekli sahada müşterilerimiz, tüketicilerimiz ve çalışanlarımız ile beraber olmaktan büyük keyif alıyorum. İşimi çok severek yaptığım ve özel bir misyona hizmet ettiğim için çok şanslıyım. Yine çok şanslı olduğum bir başka konu da karım; uzun seyahatlerim ve akşamları dışarı çıkmam konusunda çok anlayışlı, zaten mümkün mertebe bir çok organizasyona beraber katılıyoruz, başarımda büyük katkısı var, kendisine minnet borçluyum.
BA: Pernod Ricard ürünleri Türkiye’de oldukça güçlü ve üstüste çıkan yeni ekspresyonlarla portfolyoyu sürekli canlı tutuyorsunuz, ufukta yeni projeler var mı?
Şirketimiz sürekli yenilik peşinde, uzun süredir piyasada olan Chivas Regal 12 ve Chivas Regal 18’e ek olarak son 3 yıl içinde Chivas Ultis, Chivas Ekstra ve Chivas Mizunara markalarının lansmanını yaptık. Chivas ailesinin yeni üyesi Chivas 15 yıllık ürünümüz de bu sene Ekim ayında piyasada olacak.
BA: Zaman ayırıp sorularımı yanıtladığınız için çok teşekkür ediyorum. Tekrar tebrikler ve başarılarınızın devamını diliyorum…
Bu yazılarım ve tadım notlarım da ilginizi çekebilir:
Chivas Regal 18 ve Chivas Extra’nın yaratıcısı Colin Scott’la röportajım
Chivas Mizunara daveti ve tadım notlarım
Chivas Extra davetim ve tadım notlarım
Chivas Regal 25 tadım notlarım
Chivas Regal 18 tadım notlarım
Chivas Regal 12 tadım notlarım